-Ras\u00fbl-\u00fc Ekrem (sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimiz \u015f\u00f6yle buyurmu\u015ftur:<\/p>\n
\u0627\u064e\u0644\u0652\u0645\u064f\u0633\u0652\u0644\u0650\u0645\u064f \u0645\u064e\u0646\u0652 \u0633\u064e\u0644\u0650\u0645\u064e \u0627\u0644\u0652\u0645\u064f\u0633\u0652\u0644\u0650\u0645\u064f\u0648\u0646\u064e \u0645\u0650\u0646\u0652 \u0644\u0650\u0633\u064e\u0627\u0646\u0650\u0647\u0650 \u0648\u064e\u064a\u064e\u062f\u0650\u0647\u0650 \u0648\u064e\u0627\u0644\u0652\u0645\u064f\u0647\u064e\u0627\u062c\u0650\u0631\u064f \u0645\u064e\u0646\u0652 \u0647\u064e\u062c\u064e\u0631\u064e \u0645\u064e\u0627 \u0646\u064e\u0647\u064e\u0649 \u0627\u0644\u0644\u0647\u064f \u0639\u064e\u0646\u0652\u0647\u064f
-\u0627\u064e\u0644\u0652\u0645\u064f\u0633\u0652\u0644\u0650\u0645\u064f kelimesinin ba\u015f\u0131nda, bir l\u00e2m-\u0131 tarif vard\u0131r. \u0130deal m\u00fc\u2019min, ger\u00e7ekten silm, sel\u00e2met ve g\u00fcvenlik atmosferi i\u00e7ine girip, o atmosferde kendini eritebilmi\u015f ve m\u00fc\u2019minlere, eliyle veya diliyle k\u00f6t\u00fcl\u00fc\u011f\u00fc dokunmayan insand\u0131r. \u00d6yle g\u00f6r\u00fcnen, \u00f6yle oldu\u011funu iddia eden veya n\u00fcfus c\u00fczdan\u0131nda M\u00fcsl\u00fcman yazan kimseler de\u011fil; b\u00fct\u00fcn zihinlerde tersim edilen hakik\u00ee ve ideal m\u00fc\u2019minden bahsediliyor. Biz l\u00e2m-\u0131 tarifin \u201cahd-i zihn\u00ee\u201d m\u00e2n\u00e2s\u0131na geli\u015finden bunu te\u015femm\u00fcm ediyoruz. Yani, \u201cMutlak zikir, kemaline masruftur.\u201d kaidesinden \u00e7\u0131k\u0131\u015f yaparak, m\u00fc\u2019min denince ilk akla gelen, en k\u00e2mil m\u00e2n\u00e2daki m\u00fc\u2019mindir ve hadiste kasdolunan m\u00fc\u2019min de i\u015fte budur.<\/p>\n
-Efendimiz\u2019in her ifadesinde oldu\u011fu gibi, s\u00f6z konusu etti\u011fim ifadesinde de kullan\u0131lan her kelime, dikkatle se\u00e7ilmi\u015ftir. G\u00f6r\u00fcl\u00fcyor ki burada da yine elden ve dilden bahsedilmektedir. Di\u011fer azalar\u0131n de\u011fil de sadece bu iki uzvun zikredilmesinde elbette bir\u00e7ok n\u00fckte vard\u0131r. \u0130nsan bir ba\u015fkas\u0131na verece\u011fi zarar\u0131 iki t\u00fcrl\u00fc verir. Bu, ya vicah\u00ee, y\u00fcz y\u00fcze veya g\u0131yab\u00ee yani arkadan olur. Vicah\u00ee zarar\u0131 el, g\u0131yab\u00eeyi de dil temsil eder. \u0130nsan kar\u015f\u0131s\u0131ndakine ya bizzat tecav\u00fczde bulunur ve onun hukukunu \u00e7i\u011fner, ya da g\u0131yab\u0131nda onun g\u0131ybetini yaparak, hakir ve k\u00fc\u00e7\u00fck d\u00fc\u015f\u00fcrerek hukukuna tecav\u00fcz eder. Bu iki \u00e7irkin durum da m\u00fc\u2019minden hi\u00e7bir zaman s\u00e2d\u0131r olmaz. \u00c7\u00fcnk\u00fc o, ister y\u00fcz y\u00fcze oldu\u011fu insanlara, isterse haz\u0131r bulunmayanlara kar\u015f\u0131 hep m\u00fcr\u00fcvvetle davran\u0131r.<\/p>\n
-Peygamber Efendimiz, lisan\u0131 elden \u00f6nce zikrediyor. \u00c7\u00fcnk\u00fc, dilin kullan\u0131lma alan\u0131 \u00e7ok geni\u015ftir; faydas\u0131z konu\u015fmaktan iftiraya kadar dilin pek \u00e7ok afeti s\u00f6z konusudur. Ayr\u0131ca, elle yap\u0131lacak zarara, kar\u015f\u0131 taraf\u0131n mukabele imk\u00e2n\u0131 ihtimal dahilindedir. H\u00e2lbuki, arkadan yap\u0131lan g\u0131ybet veya at\u0131lan iftira, ekseriyetle kar\u015f\u0131l\u0131ks\u0131z kal\u0131r. Dolay\u0131s\u0131yla, rahatl\u0131kla b\u00f6yle bir hareket, fertleri, cemiyetleri hatta milletleri birbirine d\u00fc\u015f\u00fcrebilir. Dille yap\u0131labilecek zararlar\u0131n takibi, vicah\u00ee olarak yap\u0131lmak istenenlere nisbeten daha zordur. Onun i\u00e7indir ki, Efendimiz, dili, ele takdim etmi\u015ftir.<\/p>\n
-Hazreti Pir, G\u0131ybet Risalesi\u2019ni yaz\u0131p dilin bu b\u00fcy\u00fck afetine dikkat \u00e7ekti\u011fi gibi, onun has talebeleri de g\u0131ybetten sak\u0131nma mevzuunda azami hassasiyet g\u00f6sterirlerdi. Merhum Hulusi A\u011fabey o ilk kamplar\u0131n birine \u015feref vermi\u015f ve orada g\u0131ybet bahsini \u00e7ok g\u00fczel anlatm\u0131\u015ft\u0131. Tahir A\u011fabey\u2019in yan\u0131nda, \u201cFilanca y\u00fcz\u00fcme al\u0131k al\u0131k bak\u0131yordu\u201d gibi -g\u0131yab\u0131nda konu\u015ftu\u011funuz bir \u015fahs\u0131n duydu\u011funda rahats\u0131z olabilece\u011fi- bir laf etseydiniz, hemen \u201cNiye g\u0131ybet ediyorsun? Senin dilini k\u00f6k\u00fcnden kesmek laz\u0131m.\u201d cevab\u0131n\u0131 al\u0131rd\u0131n\u0131z. Bu zatlar \u00e7evrelerini g\u0131ybetten sak\u0131nd\u0131rd\u0131klar\u0131 gibi elbette kendileri de g\u0131ybetten hep uzak dururlard\u0131.<\/p>\n
-Hadis-i \u015ferifte, \u201cel\u201d her t\u00fcrl\u00fc fiil\u00ee k\u00f6t\u00fcl\u00fc\u011f\u00fc ifade etmektedir. H\u0131rs\u0131zl\u0131klar, sald\u0131r\u0131lar, kapka\u00e7lar, milletin servetine hortumlar ba\u011flay\u0131p halk\u0131n mal\u0131n\u0131 kendi havuzuna ak\u0131tmalar\u2026 bunlar\u0131n hepsi el h\u0131yanetine giren ve M\u00fcsl\u00fcmandan uzak olmas\u0131 laz\u0131m gelen k\u00f6t\u00fcl\u00fcklerdir. \u0130\u015fte bunlar\u0131 yapanlar, secde etseler de r\u00fckua gitseler de, hakiki M\u00fcsl\u00fcman de\u011fillerdir.<\/p>\n
-Hakik\u00ee M\u00fcsl\u00fcman, emniyet ve g\u00fcven insan\u0131d\u0131r. Onun nazar\u0131nda, elle yap\u0131lan tecav\u00fcz ile g\u0131ybet, b\u00fchtan, tahkir, tezyif gibi dil ile yap\u0131lan tecav\u00fcz ve \u00e7eki\u015ftirme aras\u0131nda fark yoktur. Hatta baz\u0131 durumlarda, ikincisi birinciden daha b\u00fcy\u00fck c\u00fcr\u00fcm say\u0131l\u0131r. O, eza, cefa etmek ve zarar vermek bir yana, hat\u0131rland\u0131\u011f\u0131 her yerde emniyet ve sel\u00e2metin remzi olarak hat\u0131rlan\u0131r. \u00d6yle ki, di\u011fer b\u00fct\u00fcn M\u00fcsl\u00fcmanlar, zerrece herhangi bir ku\u015fku ve teredd\u00fcde d\u00fc\u015fmeden ona s\u0131rtlar\u0131n\u0131 d\u00f6nebilirler. Zira bilirler ki, onun elinden ve dilinden asla kimseye zarar gelmez. Onunla bir mecliste beraber bulunduktan sonra o meclisten ayr\u0131lan insan, arkas\u0131ndan emindir; zira bilir ki, arkada kalan o insan, ne kendisi g\u0131ybet eder, ne de yan\u0131ndakilerin g\u0131ybetini dinler. O, kendi haysiyetine, \u015ferefine d\u00fc\u015fk\u00fcn oldu\u011fu kadar, bir ba\u015fkas\u0131n\u0131n haysiyetine, \u015ferefine de o kadar d\u00fc\u015fk\u00fcnd\u00fcr.<\/p>\n
-\u00c7a\u011f\u0131n b\u00fcy\u00fck m\u00fctefekkirinin ifadesiyle, \u201cMenfaat \u00fczerine d\u00f6nen siyaset canavard\u0131r.\u201d
\n-Ba\u015fka m\u00fc\u2019minlere hizmet alanlar\u0131 b\u0131rakmama, her yeri s\u0131rf kendi \u00e7izgisindeki insanlarla doldurma ve hangi niyetle olursa olsun milletin mal\u0131n\u0131 husus\u00ee havuzlara aktarma hep menfaat \u00fczerine d\u00f6nen siyaset anlay\u0131\u015f\u0131n\u0131n neticeleri ve ahirete iyi inanmam\u0131\u015f olman\u0131n emareleridir. Allah (Teb\u00e2reke ve Te\u00e2l\u00e2), Kur\u2019an-\u0131 Kerim\u2019de, \u201cZerre a\u011f\u0131rl\u0131\u011f\u0131nca hay\u0131r yapan onun m\u00fck\u00e2fat\u0131n\u0131 al\u0131r, zerre kadar \u015fer i\u015fleyen de onun cezas\u0131n\u0131 g\u00f6r\u00fcr.\u201d (Zilz\u00e2l, 99\/7\u20138) buyurarak, en k\u00fc\u00e7\u00fck bir hay\u0131r veya \u015ferrin Hak nezdinde kaybolmayaca\u011f\u0131n\u0131 ve mutlaka kar\u015f\u0131l\u0131k bulaca\u011f\u0131n\u0131 beyan etmi\u015ftir. Her iyili\u011fin bir a\u011f\u0131rl\u0131\u011f\u0131 ve de\u011feri vard\u0131r. Onun i\u00e7in onlardan gafil olmamal\u0131, en k\u00fc\u00e7\u00fck bir iyilik f\u0131rsat\u0131 bile zayi edilmemelidir. Ayn\u0131 husus k\u00f6t\u00fcl\u00fckler i\u00e7in de ge\u00e7erlidir. Bazen k\u00fc\u00e7\u00fck gibi g\u00f6r\u00fclen bir k\u00f6t\u00fcl\u00fck de insan\u0131n h\u00fcsrana u\u011framas\u0131na sebebiyet verebilir.<\/p>\n
-G\u00fcn\u00fcm\u00fczde \u201cben, ben\u201d diyerek oturup kalkma ve enaniyet m\u00fclahazalar\u0131yla dolup ta\u015fma belki her zamankinden daha fazlad\u0131r. \u00d6yle ki, bug\u00fcn inanan insanlar bile \u201c\u00f6zg\u00fcven\u201d alt\u0131nda serdedilen bir k\u0131s\u0131m d\u00fc\u015f\u00fcnceleri \u015feyt\u00e2n\u0131 ho\u015fnut edebilecek m\u00fclahazalara \u00e7evirebilmektedirler. \u2013\u00d6zg\u00fcven, iradenin hakk\u0131n\u0131 verme a\u00e7\u0131s\u0131ndan kullan\u0131l\u0131yorsa mahzursuz olabilir.\u2013 Oysa, hakiki m\u00fc\u2019min kendine de\u011fil, Allah\u2019a g\u00fcvenir. Bir yandan, Cen\u00e2b-\u0131 Hakk\u2019\u0131n verdi\u011fi iradeyi en iyi \u015fekilde kullan\u0131r; di\u011fer taraftan da, \u201cAllah\u0131m beni g\u00f6z a\u00e7\u0131p kapay\u0131ncaya kadar bile nefsimle ba\u015fba\u015fa b\u0131rakma\u201d der. Nefsine de\u011fil, Cen\u00e2b-\u0131 Hakk\u2019a itimad eder. Nefsini ve nefs\u00e2n\u00ee duygular\u0131n\u0131 an az\u0131l\u0131 d\u00fc\u015fman sayar; en g\u00fczel vekil, yeg\u00e2ne dost ve yard\u0131mc\u0131 olarak ise yaln\u0131zca Allah\u2019\u0131 bilir.<\/p>\n
-Bir insan\u0131n \u00fczerinde on tane nifak belirtisi, bir tane de iman emaresi olsa, biz yine o insan hakk\u0131nda elimizden geldi\u011fince h\u00fcsn-\u00fc zan etmek mecburiyetindeyiz. Evet, o \u015fah\u0131s, s\u00f6z konusu mezmum s\u0131fatlar\u0131ndan dolay\u0131 kendi hesab\u0131na \u00e7ok korkmal\u0131 ve ak\u0131betinden endi\u015fe etmelidir; ancak, biz, kat\u2019iyen onun hakk\u0131nda m\u00fcnaf\u0131k h\u00fckm\u00fcne varmamal\u0131y\u0131z; s\u00fb-i zanda isabet etmektense h\u00fcsn-\u00fc zanda yan\u0131lmay\u0131 se\u00e7meliyiz.<\/p>\n
Tabii ki, iman hizmetinin ve umumun hukukunu g\u00f6zeterek, \u00fczerinde nifak al\u00e2meti bulunan insanlara bir k\u0131s\u0131m vazife ve sorumluluklar verip vermeme hususunda daha temkinli olabiliriz. Bu hususta, \u00dcstad hazretlerinin ortaya koydu\u011fu \u201ch\u00fcsn-\u00fc zan, adem-i itimat\u201d prensibine g\u00f6re hareket edip, Kur\u2019an hizmetinden onlar\u0131n da nasipdar olmalar\u0131 i\u00e7in, o t\u00fcrl\u00fc insanlara da baz\u0131 vazifeler verme ama onlar\u0131 mahremiyet gerektiren yerlerden uzak bulundurma yoluna gidebiliriz. B\u00f6ylece, hem amme hukukunu korumu\u015f hem de o insanlar\u0131n da \u00e7irkin s\u0131fatlardan kurtulup samimi birer m\u00fc\u2019min olabileceklerine dair h\u00fcsn-\u00fc zann\u0131m\u0131z\u0131n gere\u011fini yapm\u0131\u015f oluruz.
\n\u015eu kadar var ki, ayn\u0131 mefkureye g\u00f6n\u00fcl vermi\u015f insanlar aras\u0131nda h\u00fcsn-\u00fc zann\u0131n ve g\u00fcvenin ana unsurlar oldu\u011fu; kesin bilgilere dayanmayan haberlerden, sudan bahanelerden, bir k\u0131s\u0131m \u015f\u00fcphe ve vesveselerden dolay\u0131 karde\u015flerin birbirlerine kar\u015f\u0131 asla itimats\u0131zl\u0131k etmemelerinin gerekti\u011fi unutulmamal\u0131d\u0131r.<\/p>\n
-\u0130r\u015fad erleri, \u00f6yle davranmal\u0131d\u0131rlar ki, ehl-i d\u00fcnyaya \u201cAcaba bunlar\u0131n da madd\u00ee bir m\u00fclahazalar\u0131 m\u0131 var?\u201d dedirtmemeli ve onlar\u0131 d\u00fcnyev\u00ee imk\u00e2nlar\u0131n\u0131n payla\u015f\u0131laca\u011f\u0131 vehmine asla itmemelidirler. Esnaf ve i\u015fadamlar\u0131 kendi i\u015flerini tabii ki yapmal\u0131d\u0131rlar; fakat hizmetin \u00f6n\u00fcnde ko\u015fan adanm\u0131\u015f ruhlar, paraya el s\u00fcrmemeli ve vefat ettikleri zaman geride ancak kefenlerine yetecek kadar bir \u015fey b\u0131rakacak \u015fekilde ya\u015famal\u0131d\u0131rlar. Onlar ancak b\u00f6yle ya\u015farlarsa, mazhar olduklar\u0131 o b\u00fcy\u00fck g\u00fcven kredisini beyhude harcamam\u0131\u015f ve onu insanlar\u0131 hay\u0131rl\u0131 faaliyetlere sevk etmede kullanm\u0131\u015f olurlar.<\/p>\n
-A\u015fere-i M\u00fcbe\u015f\u015fere\u2019den Ebu Ubeyde b. el-Cerrah (radiyallahu anh) Bahreyn\u2019den \u00e7ok miktarda mal getirmi\u015fti. Ashab-\u0131 Kir\u00e2m\u2019dan baz\u0131lar\u0131, ondan pay almak i\u00e7in beklerken, Ras\u00fbl-\u00fc Ekrem (sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimiz, -me\u00e2len- \u201cAllah\u2019a yemin ederim ki, ben sizin fakr u zarurete d\u00fc\u015fmenizden endi\u015fe duymuyorum. Sizden evvelkilerin sahip oldu\u011fu gibi geni\u015f imkanlara sahip olman\u0131z ve onlar\u0131n birbirini \u00e7ekemeyip\/rek\u00e2bet edip hel\u00e2k olmalar\u0131 gibi sizin de birbirinize haset edip hel\u00e2k olman\u0131zdan korkuyorum.\u201d buyurmu\u015ftu. Evet, Sahabe efendilerimiz bile bu \u015fekilde ikaz edilmi\u015flerdir. Bu itibarla, g\u00fcn\u00fcm\u00fcz\u00fcn m\u00fc\u2019minleri, \u201c\u00e2hirzaman\u0131n en b\u00fcy\u00fck felaket sebebi, d\u00fcnya hayat\u0131n\u0131n \u00e2hirete tercih edili\u015fidir\u201d hakikatini asla unutmamal\u0131 ve mutlaka ahiret y\u00f6r\u00fcngeli ya\u015famal\u0131d\u0131rlar.<\/p>\ntweet<\/a>