F\u00fct\u00fcvvet derken; tepeden t\u0131rna\u011fa, alabildi\u011fine gen\u00e7, din\u00e7, g\u00f6z\u00fcpek ve inan\u00e7la gerilmi\u015f yi\u011fitleri hat\u0131rlar\u0131z: Aliler, Hamzalar, Alparslanlar, Fatihler ve Ulubatl\u0131 Hasanlar gibi yi\u011fitleri… F\u00fct\u00fcvvet, tarihi seyri i\u00e7inde nas\u0131l anla\u015f\u0131l\u0131rsa anla\u015f\u0131ls\u0131n, o, has m\u00e2n\u00e2s\u0131yla, Allah’tan ba\u015fka il\u00e2h tan\u0131maman\u0131n; d\u00een\u00ee duygu, d\u00een\u00ee d\u00fc\u015f\u00fcnce ve d\u00een\u00ee hayat i\u00e7in her t\u00fcrl\u00fc fedak\u00e2rl\u0131\u011fa katlanman\u0131n; bat\u0131l inan\u00e7, bat\u0131l anlay\u0131\u015f ve bat\u0131l davran\u0131\u015flara kar\u015f\u0131 ba\u015f kald\u0131rman\u0131n; her yerde ve her zaman Hakk’la s\u0131ms\u0131k\u0131 irtibatta bulunup hep O’nu hayk\u0131rman\u0131n \u00fcnvan\u0131 olagelmi\u015ftir.<\/p>\n
\u0130radesiyle \u015fahlan\u0131p nefsan\u00ee arzular\u0131n\u0131 gemleyebilen, her g\u00fcn birka\u00e7 defa kendi kendini hesaba \u00e7ekerek davran\u0131\u015flar\u0131n\u0131 kontrol alt\u0131na alabilen, silkinip g\u00f6n\u00fcl d\u00fcnyas\u0131nda dirilerek ger\u00e7ekten varoldu\u011funu g\u00f6sterebilen ve ruhunu en ulv\u00ee hislerle co\u015fturup fizik \u00f6tesi \u00e2lemlerde gezdiren f\u00fct\u00fcvvet ruhunun temsilcisi bu y\u00fcksek ruhlar, i\u00e7inde ya\u015fad\u0131klar\u0131 toplumun k\u0131lcallar\u0131nda cereyan eden en temiz kan gibidirler. Bu hayat \u00fcsaresine sahip toplumlar bahtiyar say\u0131l\u0131r, bunu kaybedenlerse, damarlar\u0131 kesilip kan kaybeden bir insan gibi yava\u015f yava\u015f hayatiyetini yitirir ve \u00f6l\u00fcr giderler.<\/p>\n
F\u00fct\u00fcvvet ruhu, bir toplumun varl\u0131k ve bekas\u0131n\u0131n en sa\u011flam teminat\u0131d\u0131r. Bu ruhu temsil eden yi\u011fitlerse, onun y\u00fcksek bur\u00e7lar\u0131nda dalgalanan bayraklar, serhat boylar\u0131nda uyumayan g\u00f6zler ve her t\u00fcrl\u00fc d\u00fc\u015fmanca ses ve soluklara kar\u015f\u0131 hassas kulaklar gibidirler. G\u00f6r\u00fcr, duyar, gerilime ge\u00e7er ve gerekirse teredd\u00fct etmeden kendilerini en korkun\u00e7 \u00f6l\u00fcm girdaplar\u0131 i\u00e7ine atabilirler.<\/p>\n
Bunlar\u0131n dima\u011flar\u0131nda, \u0131zd\u0131rap dalgalar\u0131 birbirini kovalamakta, ruhlar\u0131nda \u00fcmit ve h\u00fcz\u00fcn esintileri arka arkaya esip durmakta, saatlerin akrep ve yelkovanlar\u0131na ba\u011fl\u0131 olmayan zaman\u00fcst\u00fc ya\u015fay\u0131\u015flar\u0131, bu esintilere g\u00f6re b\u00f6l\u00fcn\u00fcp par\u00e7alanmakta ve nihayet, g\u00f6n\u00fcl m\u0131zraplar\u0131nda duyulan her t\u00fcrl\u00fc sevin\u00e7-keder na\u011fmeleri de yine hep bu esintilerle \u00e7evrelerinde yank\u0131lanmaktad\u0131r.<\/p>\n
Evet bunlar, ufuklar\u0131nda beliren her \u015fafa\u011f\u0131, temcidler gibi en y\u00fcksek yerlerden, en g\u00fcr sad\u00e2larla il\u00e2n eder ve etraf\u0131 velveleye verirler; cephelerindeki bir gedik ve t\u00e2li bayraklar\u0131n\u0131n h\u00fcz\u00fcnle dalgalan\u0131\u015f\u0131 kar\u015f\u0131s\u0131nda ise iki b\u00fckl\u00fcm olur inlerler.<\/strong><\/span><\/p><\/blockquote>\n
Bunlar\u0131 ne s\u00fcper devletlerin g\u00fc\u00e7 ve kuvveti, ne de has\u0131m d\u00fcnyalar\u0131n teknik \u00fcst\u00fcnl\u00fc\u011f\u00fc kat’iyyen korkutup sindiremez. Onlar\u0131 endi\u015felere sevk edip \u0131zd\u0131rapla k\u0131vrand\u0131ran yeg\u00e2ne \u015fey, kendi cephelerinin sars\u0131lmas\u0131, kendi tabyelerindeki handikaplar ve kendi mevzilerindeki menfi ve hesaps\u0131z davran\u0131\u015flard\u0131r. Cephe sa\u011flam, tabye mazbut ve y\u00fcrekler de toplu \u00e7arpt\u0131ktan sonra, her \u015feyin \u00fcstesinden gelip her zorlu\u011fu yeneceklerine inan\u0131rlar.<\/p>\n
Mukaddes d\u00fc\u015f\u00fcnceler u\u011fruna en korkun\u00e7 ate\u015fler i\u00e7ine at\u0131lmaya, en amans\u0131z bel\u00e2lar\u0131 g\u00f6\u011f\u00fcslemeye, en ifrit d\u00fc\u015fmanlarla hesapla\u015fmaya haz\u0131r bu yi\u011fitler, ne pahas\u0131na olursa olsun ba\u015flatt\u0131klar\u0131 i\u015fi sona erdirme ve milletlerine kar\u015f\u0131 verdikleri s\u00f6z\u00fc yerine getirme karar\u0131ndad\u0131rlar. Bu \u00e7etinlerden \u00e7etin yolda y\u00fcr\u00fcrken de, ne halk\u0131n al\u00e2kas\u0131na ald\u0131r\u0131\u015f eder, ne de her k\u00f6\u015fe ba\u015f\u0131nda yollar\u0131n\u0131 kesip onlar\u0131 tehdit eden tehlikelerden \u00e7ekinirler. Alk\u0131\u015flar\u0131 duymaz; tenkitlere kulak asmaz ve bir \u00f6m\u00fcr boyu durup dinlenme bilmeden, t\u0131pk\u0131 k\u00fcheylanlar gibi hep y\u00fcksek hedeflerine do\u011fru ko\u015farlar.<\/p>\n