Tar\u0131k Burak<\/h3>\n\n\n\n

G\u00f6n\u00fclleri Fetheden Gen\u00e7 Bir Hoca<\/strong><\/p>\n\n\n\n

Kader, Hocaefendi\u2019nin yolunu bir ba\u015fka \u00e7iziyordu. Hayat\u0131n\u0131n bahar\u0131nda, kara trenle Edirne’ye do\u011fru elinde tahta bavuluyla \u00e7\u0131kt\u0131\u011f\u0131 bu yolculuk durmadan devam edecekti. H\u00fcz\u00fcnler, gurbetler, hapisler, may\u0131nl\u0131 tarlalar, k\u00fcrs\u00fclerdeki g\u00f6zya\u015flar\u0131, yokluk ve zorluklar onun kaderi olacakt\u0131. <\/strong>
Hocaefendi\u2019nin H\u00fcseyin Top isimli akrabas\u0131 Edirne\u2019de hocal\u0131k yap\u0131yordu. Ayn\u0131 zamanda Osmanl\u0131 Devleti\u2019ne uzun y\u0131llar ba\u015fkentlik yapan Edirne, annesinin akrabas\u0131 olan \u015e\u00fckr\u00fc Pa\u015fa\u2019n\u0131n ismiyle \u00f6zde\u015fle\u015fmi\u015fti. Tarihte Edirne\u2019yi savunan komutan olarak ge\u00e7iyordu. Hocaefendi\u2019nin b\u00fcy\u00fckannesi Hatice Han\u0131m, \u015e\u00fckr\u00fc Pa\u015fa\u2019n\u0131n ye\u011feniydi.  
\u201cEdirne’de H\u00fcseyin Top Hoca vard\u0131. Bizim akrabam\u0131zd\u0131. Bana sahip \u00e7\u0131kar diye oraya gitmem uygun g\u00f6r\u00fclm\u00fc\u015ft\u00fc. ‘Seyahat Ya Res\u00fclallah!’ dedik ve Edirne’ye do\u011fru yola \u00e7\u0131kt\u0131k.\u201d Hocaefendi: \u201cErzurum\u2019dan Edirne\u2019ye giderken, \u2018Mukaddes G\u00f6\u00e7\u2019 yaz\u0131s\u0131nda anlatt\u0131klar\u0131m\u0131n heyecan\u0131 i\u00e7indeydim.\u201d der.
Fethullah G\u00fclen Hocaefendi, Erzurum’dan yola \u00e7\u0131kt\u0131 ve Edirne’ye giderken, yol g\u00fczergah\u0131nda baz\u0131 yerlere u\u011frad\u0131. \u00d6nce Ankara’da Hac\u0131bayram’daki arkada\u015flar\u0131n\u0131 ziyaret etti. Burada \u00fc\u00e7 g\u00fcn kald\u0131. Diyanetin a\u00e7aca\u011f\u0131 vaizlik imtihan\u0131 konusunda bilgi ald\u0131. T\u00fcrk Hava Kurumu Ba\u015fkanl\u0131\u011f\u0131 ve milletvekilli\u011fi yapm\u0131\u015f baba dostu Mustafa Zeren’in Bah\u00e7elievler’deki evinde bir gece kald\u0131. Sonra \u0130stanbul’a u\u011frad\u0131. Burada, birka\u00e7 g\u00fcn Erzurum Oteli’nde kald\u0131. Hocaefendi seyahati boyunca en olumsuz \u015fartlarda bile ibadetini asla ihmal etmedi. \u0130stanbul\u2019dayken vakit namazlar\u0131n\u0131 daha ziyade Hocapa\u015fa Camii\u2019nde k\u0131ld\u0131. 
\u201c\u0130stanbul’da da birka\u00e7 g\u00fcn kald\u0131m. Sirkeci’de Erzurumlular\u2019\u0131n kald\u0131\u011f\u0131 me\u015fhur Erzurum Oteli vard\u0131r. 3. S\u0131n\u0131f bir otel. Zaten \u015fark halk\u0131 fakir; b\u00f6yle bir otel onlar i\u00e7in ideal. Yataklar\u0131, \u00e7ar\u015faflar\u0131 i\u015fte \u00f6yle bir oteldi ve beni sabaha kadar ka\u015f\u0131nd\u0131r\u0131rd\u0131. \u00c7ok da g\u00fcr\u00fclt\u00fcl\u00fc bir yerdi. Ama Erzurum’dan kalk\u0131p \u0130stanbul’a kim gitse ona bu otel tavsiye edilirdi. Daha sonralar\u0131 da o otelde kald\u0131m. Ba\u015fkas\u0131na gitti\u011fim az vakidir. Otelin yak\u0131n\u0131nda Hocapa\u015fa Camii var. O camide \u00e7ok namaz k\u0131lm\u0131\u015f\u0131md\u0131r. Sami Efendi Hazretleri\u2019nin m\u00fcritleri bu camiye gelirlerdi. Tabii ki ben bunu daha sonra \u00f6\u011frenecektim.\u201d
Hocaefendi, daha sonra Sirkeci Gar\u0131\u2019nda trene binerek Edirne\u2019ye hareket etti. Tren Edirne’ye gece yar\u0131s\u0131 vard\u0131. Di\u011fer yolcularla birlikte uyuyakalm\u0131\u015ft\u0131. Karaa\u011fa\u00e7 \u0130stasyonu’nda kond\u00fckt\u00f6rler taraf\u0131ndan uyand\u0131r\u0131ld\u0131. Yolcularla birlikte \u015fehir merkezine kadar yar\u0131m saat y\u00fcr\u00fcd\u00fc. O gece, daha sonra imaml\u0131k yapaca\u011f\u0131 \u00dc\u00e7 \u015eerefeli Camii\u2019nin kar\u015f\u0131s\u0131nda bulunan bir handa konaklad\u0131. Sabah erkenden babas\u0131n\u0131n selam\u0131n\u0131 iletti\u011fi H\u00fcseyin Top Hoca ile m\u00fcft\u00fcl\u00fc\u011fe gittiler. 
\u201cH\u00fcseyin Top Hoca beni \u0130brahim Efendi’ye (Edirne M\u00fcft\u00fc Vekili \u0130brahim Ak\u0131n\u2019a) g\u00f6t\u00fcrd\u00fc. O beni biraz gen\u00e7 g\u00f6rm\u00fc\u015f olacak ki imtihan etmesi gerekti\u011fini s\u00f6yledi. Ben kabul ettim. \u015eimdi hat\u0131rlayamayaca\u011f\u0131m bir kitab\u0131 rasgele a\u00e7\u0131p elime verdi ve ‘Oku’ dedi. Bu bir f\u0131k\u0131h kitab\u0131yd\u0131. \u00c7\u0131kan yeri okuyup mana verdim. \u0130brahim Efendi d\u0131\u015far\u0131 \u00e7\u0131kmam\u0131 s\u00f6yledi.\u201dH\u00fcseyin Top Hoca o g\u00fcnk\u00fc hat\u0131ralar\u0131n\u0131 \u015f\u00f6yle anlat\u0131yor: \u201cBen Hocaefendi’yi ald\u0131m ve beraberce m\u00fcft\u00fcl\u00fc\u011fe geldik. M\u00fcft\u00fcl\u00fc\u011fe o zamanlar \u0130stanbul’dan haf\u0131z talebeler gelirdi. Onlar\u0131 imtihan eder, Arap\u00e7a ve dini bilgilerini \u00f6l\u00e7erdik. Ba\u015far\u0131l\u0131 olanlar\u0131n ellerine m\u00fcft\u00fcl\u00fckten bir yaz\u0131 verilir ve k\u00f6ylere g\u00f6nderilirdi. K\u00f6y muhtarlar\u0131 hemen kabul ederlerdi. Hatta baz\u0131 k\u00f6yler iki\u015fer ki\u015fi haf\u0131z talebe isterlerdi. Bunlar oralarda mukabele ve hatim okuyor, namaz k\u0131ld\u0131r\u0131yorlard\u0131.
Hocaefendi’yi m\u00fcft\u00fcl\u00fc\u011fe getirdik. M\u00fcft\u00fc vekili \u0130brahim Ak\u0131n Bey vard\u0131. Ben \u0130brahim Bey’e ‘Hocam bu karde\u015fimiz haf\u0131zd\u0131r ve Arap\u00e7a okumu\u015ftur, Ramazan ay\u0131nda g\u00f6rev almak istiyor’ dedim. ‘Ma\u015fallah! bu ya\u015fta hem haf\u0131z, hem de Arap\u00e7a okumu\u015f’ dedi.. \u00d6n\u00fcnde bir f\u0131k\u0131h kitab\u0131 vard\u0131, ad\u0131 da ‘Kuduri’. Kitaptan bir yer a\u00e7t\u0131. ‘Gel bakal\u0131m evlad\u0131m, madem Arap\u00e7a okumu\u015fsun, \u015furadan \u015furaya kadar bir oku, anlat bakal\u0131m’ dedi. Hocaefendi geldi, m\u00fcft\u00fcn\u00fcn sa\u011f taraf\u0131na ge\u00e7ti, ben de sol taraf\u0131na ge\u00e7tim. Ne dereceye kadar Arap\u00e7a okudu\u011funu bilmedi\u011fimden korkmaya ba\u015flad\u0131m. \u0130bareler harekesiz normal Arap\u00e7a. Kur’an gibi \u00fcst\u00fcnde veya alt\u0131nda hareke yok. Arap\u00e7a bilmeyen okuyamaz, kem k\u00fcm eder bocalar. \u0130\u00e7imden de ‘eyvah \u015fimdi bir de okuyamazsa’ dedim.
Hocaefendi o ibareye \u015f\u00f6yle bir bakt\u0131 ve ‘Bismillahirrahmanirrahim’ diyerek ba\u015flad\u0131 okumaya. Tam denilen yere kadar tastamam okudu. Hi\u00e7bir yerde t\u0131k diye durmad\u0131. Ben \u00f6yle bir ferahlad\u0131m ki tarif edemem. Bu sefer Hocaefendi ba\u015flad\u0131 okudu\u011fu Arap\u00e7a metnin terc\u00fcmesini yapmaya.. Birka\u00e7 kelime hen\u00fcz okumu\u015ftu ki m\u00fcft\u00fc: ‘tamam evlad\u0131m tamam’ dedi ve kitab\u0131 kapatt\u0131. Sonra ‘evlad\u0131m sen bir d\u0131\u015far\u0131 \u00e7\u0131k da biz H\u00fcseyin Efendi ile senin i\u00e7in iyi bir yer d\u00fc\u015f\u00fcnelim’ dedi.
Hocaefendi d\u0131\u015far\u0131 \u00e7\u0131kt\u0131. \u0130brahim Bey ‘Ma\u015fallah ne g\u00fczel ibare okudu \u00f6yle.. D\u00f6nd\u00fc bir de terc\u00fcme etmeye ba\u015flad\u0131, ben onun Arap\u00e7a okumas\u0131ndan korktum, hemen kitab\u0131 kapat\u0131verdim’ dedi. Ben de \u2018neden \u00f6yle yapt\u0131n\u0131z hocam?\u2019 deyince ‘yahu sorma okudu\u011fu yerden bize bir \u015fey sorar diye \u00e7ekindim, cevap veremeyebilirdim, mah\u00e7up oluruz diye onun i\u00e7in susturdum’ dedi.\u201d
Bu gen\u00e7 hoca Trakya B\u00f6lgesi\u2019ne gelen di\u011fer haf\u0131z \u00f6\u011frencilerden daha ba\u015fkayd\u0131. M\u00fcft\u00fc yard\u0131mc\u0131s\u0131na verdi\u011fi cevaplarla dolu; dolu oldu\u011fu kadar olgun, vakur ve vazifesine d\u00fc\u015fk\u00fcn biri oldu\u011funu g\u00f6steriyordu. ‘Bunu k\u00f6ylere g\u00f6ndermeyelim, burada Edirne’nin i\u00e7inde bir vazife verelim’ denildi. Y\u0131ld\u0131r\u0131m Mahallesi muhtarl\u0131\u011f\u0131na verilmek \u00fczere hemen bir g\u00f6rev yaz\u0131s\u0131 haz\u0131rland\u0131. G\u00f6rev zarf\u0131 gen\u00e7 Hocaefendi\u2019nin eline tutu\u015fturuldu. Akmescit Camii’nde g\u00f6reve ba\u015flad\u0131\u011f\u0131 kendisine orada s\u00f6ylendi. 
Hocaefendi, tahta bavulunu alarak Y\u0131ld\u0131r\u0131m Mahallesi’ndeki Akmescit Camii’nin yolunu tuttu. Orada \u015eaban Hoca\u2019y\u0131 buldu. Kendisine kalacak yer ayarland\u0131. Hocaefendi, Ramazan boyunca Akmescit’te imaml\u0131k yap\u0131p vaaz verdi.
Hocaefendi, bir ay boyunca Ramazan imaml\u0131\u011f\u0131 diye gitti\u011fi Edirne’de 1959’dan 1965’e kadar arada iki sene askerli\u011fi hari\u00e7 tutulursa tam d\u00f6rt y\u0131l kald\u0131. 
Kader, Hocaefendi\u2019nin yolunu bir ba\u015fka \u00e7iziyordu. Hayat\u0131n\u0131n bahar\u0131nda, kara trenle Edirne’ye do\u011fru elinde tahta bavuluyla \u00e7\u0131kt\u0131\u011f\u0131 bu yolculuk durmadan devam edecekti. H\u00fcz\u00fcnler, gurbetler, hapisler, may\u0131nl\u0131 tarlalar, k\u00fcrs\u00fclerdeki g\u00f6zya\u015flar\u0131, yokluk ve zorluklar onun kaderi olacakt\u0131. <\/strong>
Hocaefendi, Akmescit Camii’nde (1959)<\/strong>Fethullah G\u00fclen Hocaefendi\u2019nin bir iki e\u015fyas\u0131n\u0131 ta\u015f\u0131d\u0131\u011f\u0131 tahta bavulundan ba\u015fka bir \u015feyi yoktu. Akmescit’te Fevzi Balnik ad\u0131nda ya\u015fl\u0131 bir adam\u0131n evinde kalaca\u011f\u0131 yer ayarlanm\u0131\u015ft\u0131. Ramazan ay\u0131nda tutulan imam veya hocan\u0131n yeme-i\u00e7me, bar\u0131nma ve temizlik gibi ihtiya\u00e7lar\u0131 b\u00fct\u00fcn mahalleliler taraf\u0131ndan s\u0131rayla giderilirdi. Y\u0131ld\u0131r\u0131m Hac\u0131 Sarraf Mahallesi muhtarl\u0131\u011f\u0131nda birinci aza olan Mehmet ve Muhip \u00c7aml\u0131\u00f6z’\u00fcn babas\u0131 Halil \u00c7avu\u015f bu i\u015flerle bizzat ilgileniyordu. \u00c7\u00fcnk\u00fc Hocaefendi’nin bir d\u00fczeni ve ev ortam\u0131 yoktu. Kald\u0131\u011f\u0131 yer ya\u015fl\u0131 bir amcan\u0131n verdi\u011fi tek odal\u0131 yerdi. Ne yemek yapacak e\u015fyas\u0131, ne de paras\u0131 vard\u0131. Zaten Hocaefendi de bo\u011faz\u0131na d\u00fc\u015fk\u00fcn de\u011fildi. Biraz \u00e7orba ve tek \u00e7e\u015fit yemekle hem iftarda hem sahurda yetiniyordu. Hatta onu da yeme\u011fi getiren arkada\u015fla yiyordu.
Hocaefendi, ilk vazife yapt\u0131\u011f\u0131 Akmescit Camii’nde cemaatle hemen kayna\u015ft\u0131 ve onlarla sohbetlere ba\u015flad\u0131. Orada Ramazan boyunca bir ay gibi k\u0131sa bir m\u00fcddet kalmas\u0131na ra\u011fmen s\u00f6zleri, davran\u0131\u015flar\u0131 ve temizli\u011fi \u00e7ok dikkat \u00e7ekti. 
Mehmet \u00c7aml\u0131\u00f6z o g\u00fcnleri \u015f\u00f6yle anlat\u0131yor:<\/strong>\u201c1959 y\u0131l\u0131 Ramazan ay\u0131na tekab\u00fcl eden g\u00fcnlerde askerden terhis olmu\u015f ve art\u0131k Edirne’deydim. H\u00fcseyin Top Hocam\u0131z, Fethullah Hocaefendi’yi mahallemize Ramazan hocas\u0131 olarak getirdi. \u00d6nceki senelerde oldu\u011fu gibi her sene Ramazan hocas\u0131 gelirdi. Hocaefendi bizim Y\u0131ld\u0131r\u0131m mahallesine geldi\u011finde ilk ak\u015fam bizde misafirdi. Ben de evdeydim. O ak\u015fam Allah ne verdiyse yedik. Babam bana ‘hoca seninle beraber kals\u0131n’ dedi. Fakat Hocaefendi kabul etmedi. ‘Kesinlikle olmaz, biz ev tuttuk, ben o eve gidece\u011fim’ dedi. \u00d6nce teravih namaz\u0131na gittik. Teravihten sonra kald\u0131\u011f\u0131 evine gitti.O Ramazan ay\u0131nda ilk defa Hocaefendi ile tan\u0131\u015fm\u0131\u015f olduk. B\u00fcy\u00fck insanlarda g\u00f6rebilece\u011fimiz bir olgunluk vard\u0131 \u00fczerinde. Askerden daha yeni gelmi\u015ftim. Kur’an ve dini bilgilerimiz yoktu. Kendisi askere gidinceye kadar iki sene boyunca ona talebelik yapt\u0131m. Kur’an okumay\u0131 ve alfabeyi o \u00f6\u011fretti bize, Allah raz\u0131 olsun. Babam Hocaefendi’yle \u00e7ok iyi g\u00f6r\u00fc\u015f\u00fcrd\u00fc. H\u00fcseyin Top hocam\u0131z babama ‘\u00c7avu\u015f A\u011fa, bu getirdi\u011fim arkada\u015f \u00e7ok titiz, bo\u011faz\u0131n\u0131 pek sevmez ama ne olur temiz olsun, bir kap olsun fazlaya ka\u00e7mas\u0131n’ diye tembih ediyor. Babam bunu \u00f6\u011freniyor ve ona g\u00f6re davran\u0131yordu.Ramazanda geceleri teravih namaz\u0131ndan sonra odas\u0131nda toplan\u0131rd\u0131k, sohbet ediyordu bize. Soru soranlara cevapland\u0131r\u0131yordu. Vakurdu, sinirlenmezdi, \u00e7ok sakindi. Aynen bug\u00fcnk\u00fc gibi g\u00f6zlerimin \u00f6n\u00fcnde duruyor. Ramazan boyu hep ayn\u0131 pantolonu, ayn\u0131 ceketi giyerdi ama g\u00f6rsen sanki hi\u00e7 giyilmemi\u015f gibiydi. Art\u0131k gece mi temizlerdi, g\u00fcnd\u00fcz m\u00fc temizlerdi bilemem ama giyimi \u00e7ok temizdi. Ona ‘Hocam nas\u0131l yap\u0131yorsun, ceketin, g\u00f6mle\u011fin, pantolonun hep \u00fct\u00fcl\u00fc’ derdik. \u2018Siz ona kar\u0131\u015fmay\u0131n\u2019 derdi bize. Burada, Y\u0131ld\u0131r\u0131m’da bir ay kal\u0131nca mahallenin ileri gelenleri Hocaefendi’yi ka\u00e7\u0131rmak istemediler. Konu\u015fmalar\u0131yla, davran\u0131\u015flar\u0131yla \u00e7ok be\u011fenildi. Hatta onu evlendirmek bile istediler. Ama Hocaefendi kesinlikle kabul etmedi.H\u00fcseyin Top Hocam, Y\u0131ld\u0131r\u0131m’dan evlenmi\u015fti. O zaman kimin k\u0131z\u0131n\u0131 isteseler Hocaefendi’ye verirlerdi burada. Babam, Hocaefendi’ye gidip ‘b\u00f6yle bir teklif var, ne diyorsun’ diye fikrini soruyor. Fakat kabul etmiyor. \u2018\u00d6yle bir \u015feyi kesinlikle kabul etmiyorum ve \u00f6yle bir niyetim yok\u2019 diyor.\u201d
Muhip \u00c7aml\u0131\u00f6z Anlat\u0131yor:<\/strong>\u201c\u2026 Bizler \u00e7ift\u00e7ilikle ge\u00e7iniyoruz. Elhamd\u00fclillah Risale-i Nurlar\u0131 ve Hocaefendi’yi tan\u0131d\u0131ktan sonra kendimizi kurtard\u0131k. Yoksa namaz falan yoktu bizde. Babamlar Yunanistan’da hocalardan dualar falan \u00f6\u011frenmi\u015fler ama ibadet \u015fuuru diye bir \u015fey yoktu yani.Hocaefendi bu mahalleye geldi\u011finde biz yeni yeni namaza ba\u015flad\u0131k, M\u00fcsl\u00fcmanl\u0131\u011f\u0131 ondan \u00f6\u011freniyorduk. Vaazlar\u0131 ve sohbetleri bizi camiye \u00e7ekti. Ondan evvel hi\u00e7bir \u015fey duymad\u0131k ve g\u00f6rmedik. Trakya halk\u0131 hep b\u00f6yleydi, dinde \u00e7ok zay\u0131ft\u0131. Buras\u0131 \u00e7ok harp g\u00f6rm\u00fc\u015f. Yunan Harbi, Bulgar Harbi, Alman Harbi ve hep sava\u015f g\u00f6rm\u00fc\u015f buran\u0131n halk\u0131. Osmanl\u0131n\u0131n medeniyet kurdu\u011fu yer buras\u0131. Buradaki gibi camiler Anadolu’da yok. Harplerde camiler bo\u015f kalm\u0131\u015f, din g\u00f6revlisi kalmam\u0131\u015f. \u015eahsi d\u00fc\u015f\u00fcncem sava\u015flardan ka\u00e7m\u0131\u015flar din g\u00f6revlileri. Kalsalard\u0131 camilerimiz bo\u015f kalmazd\u0131. Ba\u015ftakilerin de vazifesi camileri y\u0131k\u0131p kald\u0131rmak olmu\u015f.Allah yard\u0131mc\u0131s\u0131 olsun. Zaten Allah hi\u00e7bir zaman Hocaefendi’ye yard\u0131m\u0131n\u0131 esirgemedi. \u00d6yle de oldu ve ge\u00e7mi\u015ften bug\u00fcne geldi. Allah ondan raz\u0131 olsun Risale-i Nur hizmetini Edirne’ye o getirdi. Cenab\u0131 Hakk onu cennetine koysun, Allah ondan ebediyen raz\u0131 olsun.\u201d
Vaizlik \u0130mtihan\u0131 ve Menderes\u2019in D\u00fc\u015fen U\u00e7a\u011f\u0131<\/strong>
Hocaefendi, 1959 y\u0131l\u0131n\u0131n Ramazan ay\u0131nda zaman\u0131 gelen vaizlik imtihan\u0131 i\u00e7in Ankara’ya gitti. O g\u00fcnlerde ya\u015fanan bir olay \u00fclke g\u00fcndeminde adeta bomba etkisi yapt\u0131. \u0130\u00e7 siyasette muhalefet-iktidar gerilimi ya\u015fan\u0131rken, d\u0131\u015f politikada da K\u0131br\u0131s konusunda hareketlilik s\u00fcr\u00fcyordu. 1955\u2019te ba\u015flayan \u00e7at\u0131\u015fmalar 1959 y\u0131l\u0131na kadar \u015fiddetlenerek devam etmi\u015fti. Bu duruma BM el koydu ve Ada’da T\u00fcrk ve Rum toplumlar\u0131 bulundu\u011funu teyid etti. Bu \u00e7er\u00e7evede Ba\u015fbakan Adnan Menderes \u0130ngiltere, T\u00fcrkiye ve Yunanistan aras\u0131ndaki \u00fc\u00e7l\u00fc g\u00f6r\u00fc\u015fmeler i\u00e7in Londra\u2019ya hareket etti. Ba\u015fbakan Menderes ve T\u00fcrk heyetini ta\u015f\u0131yan u\u00e7ak Londra\u2019da Gatwick Havaalan\u0131 yak\u0131nlar\u0131nda 17 \u015eubat 1959\u2019da d\u00fc\u015ft\u00fc. 14 ki\u015finin hayat\u0131n\u0131 kaybetti\u011fi bu u\u00e7ak kazas\u0131ndan Ba\u015fbakan Menderes sa\u011f kurtuldu. 
Bedi\u00fczzaman, Demokrat Parti d\u00f6neminde de \u00e7ok b\u00fcy\u00fck s\u0131k\u0131nt\u0131lar ya\u015famas\u0131na ra\u011fmen Menderes’e dua ediyor ve talebeleri bunu a\u00e7\u0131k\u00e7a biliyorlard\u0131. Isparta’da bir sabah ders yaparken, ‘Karde\u015flerim, ben bu gece Menderes’e dua ettim’ dedi. \u0130\u015fte o g\u00fcn, Menderes \u0130ngiltere’de ge\u00e7irmi\u015f oldu\u011fu u\u00e7ak kazas\u0131ndan sa\u011f kurtulmu\u015ftu.  
Fethullah G\u00fclen Hocaefendi, 15 g\u00fcn Ankara’da kal\u0131p tekrar Edirne’ye d\u00f6nd\u00fc. Merakla s\u0131nav sonu\u00e7lar\u0131n\u0131 bekliyordu. Bir m\u00fcddet sonra Mustafa Zeren, Edirne M\u00fcft\u00fcl\u00fc\u011f\u00fc’ne telefon ederek imtihan\u0131 kazand\u0131\u011f\u0131 notunu b\u0131rakt\u0131. Bu m\u00fcjdeyi Fethullah G\u00fclen Hocaefendi\u2019ye H\u00fcseyin Top verdi. 
Hocaefendi, bu s\u0131nav\u0131 kazan\u0131nca Diyanet\u2019e bir dilek\u00e7eyle ba\u015fvurup Edirne M\u00fcft\u00fcl\u00fc\u011f\u00fc g\u00f6revine talip oldu. Ama ya\u015f\u0131 ne vaizli\u011fe ne de m\u00fcft\u00fcl\u00fc\u011fe uygundu. \u00c7\u00fcnk\u00fc n\u00fcfus kayd\u0131na g\u00f6re 1942 do\u011fumlu oldu\u011fundan, devlet memuriyeti i\u00e7in gerekli olan 18 ya\u015f\u0131n\u0131 doldurmam\u0131\u015ft\u0131. \u00dcstelik askerli\u011fini de yapmam\u0131\u015ft\u0131.
O g\u00fcnleri \u015f\u00f6yle anlat\u0131yor Hocaefendi:<\/strong>\u201cBir iki ay kadar Akmescit’te namaz k\u0131ld\u0131rd\u0131m, vaaz verdim. Zaten bu arada Ramazan ay\u0131 da gelmi\u015fti. O s\u0131ralarda vaizlik imtihan\u0131na girmek i\u00e7in Ankara’ya gittim. 15 g\u00fcn kadar Ankara’da kal\u0131p tekrar Edirne’ye d\u00f6nd\u00fcm. \u0130mtihan neticeleri daha sonra belli olacakt\u0131. Ve bir g\u00fcn Edirne M\u00fcft\u00fcl\u00fc\u011f\u00fcne Ankara’dan bir telefon gelmi\u015f. Arayan Mustafa Zeren’di. ‘Ye\u011fenimin g\u00f6zlerinden \u00f6perim, imtihan\u0131 kazand\u0131’ diye bir mesaj b\u0131rakm\u0131\u015f. H\u00fcseyin Top yine \u00e7ok sevinmi\u015f. \u00c7ar\u015f\u0131 pazar beni aramaya ba\u015flam\u0131\u015f. Nihayet beni buldu, caddenin ortas\u0131nda m\u00fcjde verdi, boynuma sar\u0131ld\u0131; ‘\u0130mtihan\u0131 kazand\u0131n’ dedi. Bir dilek\u00e7e yazd\u0131m ve Edirne M\u00fcft\u00fcl\u00fc\u011f\u00fc\u2019ne talip oldum. Diyanet’ten gelen cevap olumsuz oldu. ‘Askerli\u011finizi yapmad\u0131\u011f\u0131n\u0131z i\u00e7in sizi m\u00fcft\u00fc tayin edemiyoruz’ diyorlard\u0131.\u201d
H\u00fcseyin Top Hoca, o g\u00fcnlerdeki s\u0131k\u0131nt\u0131y\u0131 \u015fu \u015fekilde ifade ediyor:<\/strong>\u201cBilahare Hocaefendi’nin imtihan\u0131 kazand\u0131\u011f\u0131na dair Ankara’ya g\u00f6nderdi\u011fimiz dosya Diyanet \u0130\u015fleri Ba\u015fkanl\u0131\u011f\u0131’ndan geri geldi. Bakt\u0131k ki dosya onaylanmam\u0131\u015f, ek yaz\u0131da Hocaefendi’nin hen\u00fcz 18 ya\u015f\u0131n\u0131 doldurmad\u0131\u011f\u0131 i\u00e7in vazifeye ba\u015flayamayaca\u011f\u0131 bildiriliyordu. O zaman n\u00fcfus sureti dolduruluyordu. Biz de ay\u0131 ve g\u00fcn\u00fcn\u00fc dikkat etmedi\u011fimizden bilemedik 18 ya\u015f\u0131n\u0131 doldurup doldurmad\u0131\u011f\u0131n\u0131. N\u00fcfus ka\u011f\u0131d\u0131n\u0131n bir suretini dosyaya koyup g\u00f6ndermi\u015ftik. G\u00f6r\u00fcn\u00fc\u015f itibariyle kal\u0131pl\u0131 idi Hocaefendi.Dosya geri gelince biz \u00fcz\u00fcld\u00fck tabii. Diyanet g\u00f6rev vermeyince cemaat duydu bu olay\u0131. Cemaatten bir avukat vard\u0131, Hamdi Bey ad\u0131nda. Allah rahmet eylesin, Hocaefendi’yi \u00e7ok severdi. Dosyan\u0131n Ankara’dan geldi\u011fi g\u00fcnlerde camiden \u00e7\u0131k\u0131\u015fta o eski avukat da avluda yan\u0131m\u0131zdayd\u0131. Sohbet a\u00e7\u0131ld\u0131, Hocaefendi’nin vazifeye ba\u015flayamad\u0131\u011f\u0131 falan konu\u015fuluyordu. O, bizim Diyanet’e dosya g\u00f6nderdi\u011fimizi biliyordu. Ankara’dan cevap menfi gelince ‘getirin bakay\u0131m \u015fu yaz\u0131y\u0131’ dedi. Sonra Hocaefendi’nin n\u00fcfus c\u00fczdan\u0131n\u0131 istedi. \u015e\u00f6yle bir bakt\u0131: ‘Daha 6 ay var 18 ya\u015f\u0131n\u0131 doldurmaya’ dedi. \u015e\u00f6yle bir d\u00fc\u015f\u00fcnd\u00fc ve ‘halledece\u011fiz bu i\u015fi’ dedi. Bana dedi ki: ‘Ben manevi babas\u0131 olay\u0131m, sen de en yak\u0131n akrabas\u0131 olarak bir muhakeme a\u00e7al\u0131m, ya\u015f\u0131n\u0131 b\u00fcy\u00fct\u00fcp bu i\u015fi halledelim.’ Neyse ald\u0131 n\u00fcfus ka\u011f\u0131d\u0131n\u0131 gitti Hamdi Bey. Hemen savc\u0131l\u0131\u011fa m\u00fcracaat etmi\u015f. Normalde muhakeme m\u00fcracaattan 15 g\u00fcn sonra olurdu. Hamdi Bey hemen gitmi\u015f adliyede herkesle konu\u015fmu\u015f. \u00dc\u00e7 d\u00f6rt g\u00fcn ya ge\u00e7ti ya ge\u00e7medi Hamdi Bey elinde bir ka\u011f\u0131tla geldi. ‘Hocam biz muhakeme yapt\u0131k, Hocaefendi’nin ya\u015f\u0131n\u0131 b\u00fcy\u00fctt\u00fck’ dedi. Ne kadar b\u00fcy\u00fctt\u00fcklerini bilmiyorum \u015fimdi ama tasdikli ka\u011f\u0131d\u0131 bana verdi. Asl\u0131nda Hocaefendi 1938 do\u011fumludur, ama babas\u0131 3 ya\u015f ge\u00e7 yazd\u0131rd\u0131\u011f\u0131ndan ya\u015f\u0131 k\u00fc\u00e7\u00fck g\u00f6r\u00fcl\u00fcyordu. Fakat g\u00f6r\u00fcn\u00fc\u015f\u00fc olgundu, fidan gibi delikanl\u0131 idi.\u201dHamdi Bey ve Edirne Ba\u015fsavc\u0131s\u0131 Gani Bey\u2019in yard\u0131m\u0131yla Hocaefendi\u2019nin n\u00fcfusta \u201c1942\u201d olan do\u011fum tarihi mahkeme karar\u0131 ile \u201c1941\u201d olarak de\u011fi\u015ftirildi. B\u00f6ylece ya\u015f\u0131 bir y\u0131l b\u00fcy\u00fct\u00fclen Hocaefendi i\u00e7in imaml\u0131k yolu a\u00e7\u0131lm\u0131\u015f oldu. 
\u00dclkenin Siyasetle Gerilen Ortam\u0131<\/strong>1959\u2019da siyasi hayattaki s\u00f6z d\u00fcellosunun ve gerilimin etkileri, \u00e7e\u015fitli yerlerde yava\u015f yava\u015f \u015fiddetle kendini g\u00f6stermeye ba\u015flad\u0131. Menderes\u2019in ge\u00e7irdi\u011fi u\u00e7ak kazas\u0131yla bir s\u00fcre kesintiye u\u011frayan i\u00e7 siyasetteki gerilim yeniden t\u0131rmanmaya ba\u015flad\u0131.Muhalefet lideri \u0130n\u00f6n\u00fc, U\u015fak’a yapt\u0131\u011f\u0131 ziyaret s\u0131ras\u0131nda 1 May\u0131s 1959’da kalabal\u0131k bir grubun sald\u0131r\u0131s\u0131na u\u011frad\u0131 ve at\u0131lan bir ta\u015fla yaraland\u0131. \u0130n\u00f6n\u00fc, 4 May\u0131s\u2019ta da \u0130stanbul’da ba\u015fka bir sald\u0131r\u0131ya maruz kald\u0131. CHP’lileri ta\u015f\u0131yan otob\u00fcsler \u00c7anakkale ve Denizli’de ta\u015fland\u0131.
Hocaefendi Edirne’de Nas\u0131l Kald\u0131? <\/strong>Hocaefendi, Ramazan ay\u0131 dolay\u0131s\u0131yla ge\u00e7ici imaml\u0131k i\u00e7in gelmi\u015fti. Fakat Ramazan ay\u0131 bitiminde buradan onu g\u00f6ndermek istemediler. Ramazan\u0131n sonunda valizini haz\u0131rlam\u0131\u015f Erzurum’a d\u00f6nmek \u00fczereyken esnaf ve mahalleli gitmemesi y\u00f6n\u00fcnde bask\u0131 yapt\u0131lar. H\u00fcseyin Efendi, o g\u00fcnleri \u015f\u00f6yle anlat\u0131yor: \u201cRamazan sona ermek \u00fczereydi. Tabii Hocaefendi Ramazan boyunca Edirne’de kalacak ve sonra Erzurum’a d\u00f6necekti. Biz de onun bavulunu haz\u0131rl\u0131yoruz, oradaki akrabalar\u0131m\u0131za, halam\u0131za ve eni\u015ftemize, \u00e7oluk \u00e7ocu\u011fa hediyeler g\u00f6ndermek i\u00e7in bir \u015feyler temin ediyoruz. Bayram dolay\u0131s\u0131yla d\u00f6rt g\u00fcn tatil vermi\u015flerdi. Bayram\u0131n \u00fc\u00e7\u00fcnc\u00fc g\u00fcn\u00fc idi. Hocaefendi’nin g\u00f6rev yapt\u0131\u011f\u0131 Akmescit Camii’ne gelip giden insanlardan 5-6 ki\u015filik bir grup insan geldi bizim evimize. Adamlar ya\u015fl\u0131 ba\u015fl\u0131 insanlar. Grubun ba\u015f\u0131nda mahallenin ileri gelenlerinden Mehmet Salimo\u011flu diye bildi\u011fimiz bir abimiz vard\u0131. Buyur ettik onlar\u0131, hep beraber bayramla\u015ft\u0131k. Tabii ben ziyaretin i\u00e7 y\u00fcz\u00fcn\u00fc bilmiyorum, ben zannettim ki bayramla\u015fmaya gelmi\u015fler. Bana:’H\u00fcseyin Efendi biz sana bir ricaya geldik’ dediler. \u2018Buyurun, Esta\u011ffirullah!\u2019 dedim. Tabii onlar beni d\u00f6rt seneden beri tan\u0131d\u0131klar\u0131ndan, bir de orada cami yapt\u0131rma gayretlerimizden \u00f6t\u00fcr\u00fc bana kar\u015f\u0131 bir yak\u0131nl\u0131k hissediyorlard\u0131. Dediler ki: ‘Biz bu karde\u015fimizi buradan salmayaca\u011f\u0131z, bu gen\u00e7 hoca bizi \u00e7ok memnun etti ve tam M\u00fcsl\u00fcman yapt\u0131. Bak sen nas\u0131l burada kald\u0131n, o da b\u00f6yle burada kalacak, biz onun gitmesini istemiyoruz’ dediler.Ben de ‘Abiler, Hocaefendi hen\u00fcz talebedir, annesi babas\u0131 var, ben onun ad\u0131na bir \u015fey diyemem, kal\u0131rsa ba\u015f\u0131m\u0131z\u0131n \u00fcst\u00fcnde yeri var’ dedim. Benden \u00f6nce de Hocaefendi’ye s\u00f6ylemi\u015fler ‘gitme, burada kal’ diye. Ertesi g\u00fcn m\u00fcft\u00fcl\u00fck a\u00e7\u0131ld\u0131. Ayn\u0131 adamlar m\u00fcft\u00fcl\u00fc\u011fe de geldiler. M\u00fcft\u00fc Efendi’ye de ayn\u0131 isteklerini tekrarlad\u0131lar ve ‘biz bu gen\u00e7 hocay\u0131 mahallemizden b\u0131rakmak istemiyoruz, biz onun masraf\u0131n\u0131 \u00fcstleniyoruz’ dediler. Hocaefendi Ramazan dolay\u0131s\u0131yla ge\u00e7ici olarak orada kalacakt\u0131. Ramazan bitince vazifesi de bitti.\u201d<\/p>\n\n\n\n

Gelecek B\u00f6l\u00fcm: \u00dc\u00e7 \u015eerefeli Camii\u2019nde Ate\u015fin Bir Gen\u00e7<\/strong><\/p>\n\n\n\n

Kaynak: Samanyoluhaber<\/a><\/strong><\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"

Tar\u0131k Burak G\u00f6n\u00fclleri Fetheden Gen\u00e7 Bir Hoca Kader, Hocaefendi\u2019nin yolunu bir ba\u015fka \u00e7iziyordu. Hayat\u0131n\u0131n bahar\u0131nda, kara trenle Edirne’ye do\u011fru elinde tahta bavuluyla \u00e7\u0131kt\u0131\u011f\u0131 bu yolculuk durmadan devam edecekti. H\u00fcz\u00fcnler, gurbetler, hapisler, may\u0131nl\u0131 tarlalar, k\u00fcrs\u00fclerdeki g\u00f6zya\u015flar\u0131, yokluk ve zorluklar onun kaderi olacakt\u0131. Hocaefendi\u2019nin H\u00fcseyin Top isimli akrabas\u0131 Edirne\u2019de hocal\u0131k yap\u0131yordu. Ayn\u0131 zamanda Osmanl\u0131 Devleti\u2019ne uzun y\u0131llar ba\u015fkentlik …<\/p>\n","protected":false},"author":1,"featured_media":4389,"comment_status":"closed","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1,122],"tags":[],"_links":{"self":[{"href":"http:\/\/www.kocar.org\/wp-json\/wp\/v2\/posts\/4712"}],"collection":[{"href":"http:\/\/www.kocar.org\/wp-json\/wp\/v2\/posts"}],"about":[{"href":"http:\/\/www.kocar.org\/wp-json\/wp\/v2\/types\/post"}],"author":[{"embeddable":true,"href":"http:\/\/www.kocar.org\/wp-json\/wp\/v2\/users\/1"}],"replies":[{"embeddable":true,"href":"http:\/\/www.kocar.org\/wp-json\/wp\/v2\/comments?post=4712"}],"version-history":[{"count":2,"href":"http:\/\/www.kocar.org\/wp-json\/wp\/v2\/posts\/4712\/revisions"}],"predecessor-version":[{"id":4714,"href":"http:\/\/www.kocar.org\/wp-json\/wp\/v2\/posts\/4712\/revisions\/4714"}],"wp:featuredmedia":[{"embeddable":true,"href":"http:\/\/www.kocar.org\/wp-json\/wp\/v2\/media\/4389"}],"wp:attachment":[{"href":"http:\/\/www.kocar.org\/wp-json\/wp\/v2\/media?parent=4712"}],"wp:term":[{"taxonomy":"category","embeddable":true,"href":"http:\/\/www.kocar.org\/wp-json\/wp\/v2\/categories?post=4712"},{"taxonomy":"post_tag","embeddable":true,"href":"http:\/\/www.kocar.org\/wp-json\/wp\/v2\/tags?post=4712"}],"curies":[{"name":"wp","href":"https:\/\/api.w.org\/{rel}","templated":true}]}}