Kur’an-ı Kerim Hucurat Suresi 6.ayetinde Cenab-ı Hakk bize şöyle buyuruyor: ”Ey iman edenler, herhangi bir fâsık size bir haber getirecek olursa, onu iyice tahkik edin, doğruluğunu araştırın. Yoksa, gerçeği bilmeyerek, birtakım kimselere karşı fenalık edip sonra yaptığınıza pişman olursunuz. (Fâsık kelimesi burada, “çizgi dışına çıkmış, itaatsiz, emirleri yerine getirmeyen” anlamındadır. )”
Bu düsturu hayatımıza özellikle iş hayatımıza tatbik edersek, beraber çalıştığımız iş arkadaşlarımızla belki de ailelerimizden daha fazla aynı ortamda beraberliğimiz oluyor. Gün içerisinde bizler bu insanlarla iletişim içerisindeyiz. Ya birisi bir haber getirip bize o insanla ilgili menfi ve ya müspet birtakım ifadelerde bulunuyor.
Eğer yönetici konumunda isek ve de bir mesele de karar verme durumunda bulunuyorsak, mutlaka ama mutlaka iki taraftan bilgi aldıktan sonra bir hükümde bulunmak gerekir.
Eğer itimat ettiğimiz bir arkadaşımız dahi olsa biz bizzat işin gerçek boyutunu dinlemeliyiz. Öyle abartılı şeylerle karşı karşıya kalırız ki, ayette bahsedildiği gibi yanlış karar verip fenalık eder ve insanlara karşı da Hakk katında da mahçup oluruz.
Mesela bir gün bir iş alımı için birisini referans olup insan kaynaklarına müracaat ettmişsinizdir.Fakat o arkadaş ehliyetli olmadığından işe alınmamıştır. Bu mesele yönetici olarak size intikal ederken “Yöneticimiz işe yaramaz adamları bize gönderiyor” şeklinde intikal eder, siz de tek taraflı dinlemekle sert bir tavır alabilirsiniz. Fakat işin aslını tek taraflı değil de tarafları beraber dinleseniz aslında mahçubiyet yaşamayacağınız bir karar vermiş olursunuz.
Veya insan kaynakları yöneticisin senin iş verimliliğinle ilgili bir mülahaza da bulunur ve görev değişikliği talep eder , bu sana başka türlü intikal ettirilebilir ,hemen sui zanna kapılarak yönetici hakkında kıylukall etmeden kendisine varıp işin aslını öğrenmek gerekir.
Yine Efendimiz hayatından o pak zevceleri Hazreti Aişe validemize yapılan iftira (ifk) hadisesinde müminlerden o işe bulaşanlara Allah c.c. uyarıcı olarak gönderdiği ayette bize hayatımızda çok önemli dersmahiyettindedir. Nur suresi 12. ayetinde “Siz ey müminler, bu dedikoduyu daha işitir işitmez, mümin erkekler ve mümin kadınlar olarak birbiriniz hakkında iyi zan besleyip: “Hâşa, bu besbelli bir iftiradan başka bir şey değildir! ” demeniz gerekmez miydi?”buyuruyor.Evet demekki her duyduğumuzu yaymakta bize günah olarak yeter. Bunun muhasebesini hepimiz yaparak iş ortamında bize gelen dedikodu nevinden şeylere kulak asmayıp arkadaşlarımız hakkında hüsn-ü zan besleyerek çalışma ortamlarımızı huzur ortamlarına çevirmemiz gerekir.
Bu konu sadece iş hayatımızda değil hayatımızın her anında önemli bir düstur olarak uygulayacağımız derslerdendir.
Selam ve Muhabbetlerimle
Çok önemli bir konu üzerinde durmuşsunuz. Allah sizden ebeden razı olsun. Kur’an’ın emirlerini özümseyip hakiki manada iman edebilsek problemler asgariye inecek lakin nefsimizi aşıp menfaatlerimize ters olanları kabullenmek istemiyoruz. Kur’an’ın bu emrinden hepimiz ders almalıyız problemlerin birçoğu bu emrin terkinden kaynaklanıyor. Yeni konular yeni yorumlar bekliyoruz. kaleminize yüreğinize sağlık…
Teşekkür ederim. Bütün problemler o Yüce Yaratıcı’nın bizden ne istediğini beyan buyurduğu Kur’an’ı Sünneti ve dinimizi tam hakkıyla bilmemekten ve öğrenmemekten kaynaklanıyor.