Hâl; insanın kendi derinliklerinde ötelerden gelen esintilerle yaşaması ve kalb ufkunda cereyân eden gece-gündüz, sabah-akşam farklılığının duyulup hissedilmesidir. Onu insanın cehd ve gayreti olmadan, insan kalbini saran sevinç-hüzün, kabz-bast şeklinde anlayanlar, bu oluş ve sezişin devam ve istikrârına “makam”, onun zevâl bulup gitmesine de “nefsânîlik” demişlerdir… Bu itibarla, “hâl”e, bir ilâhî mevhibe ve gönül yamaçlarının “üns” esintileri, “makam”a da insan …
Devamını Oku »Etiket Arşivi: makam
Üstad Hz.leri Maddî-Mânevî Füyûzat Hislerini Feda Etmişti – Mehmet Akar
Üstadımızın ve talebelerinin fedakârlığının bir yanı vardı ki, onları diğerlerinden daha aziz ve değerli kılan da buydu. Bu has, bu emsalsiz bir şeydi. İslâm olmadan olacak şey değildi. Çünkü bu nefsini feda etmekti, çünkü bu bir ömür bir ekşi ayranı ummak kadar olsun murat taşımamaktı. Bu lezzeti, hazzı, ayağını basacak, başını koyacak yeri unutmaktı. Evet, başkalarının da davaları oldu. Fakat …
Devamını Oku »