İlâhî! Hamdini sözüme sertâc ettim,
Zikrini kalbime mi’râc ettim,
Kitabını kendime minhâc ettim.
Ben yoktum vâr ettin,
Varlığından haberdâr ettin,
Aşkınla gönlümü bîkarâr ettin.
İnayetine sığındım, kapına geldim,
Hidayetine sığındım, lütfuna geldim,
Kulluk edemedim, affına geldim.
Şaşırtma beni, doğruyu söylet,
Neş’eni duyur, hakikati öğret.
Sen duyurmazsan ben duyamam,
Sen söyletmezsen ben söyleyemem,
Sen sevdirmezsen ben sevdiremem.
Sevdir bize hep sevdiklerini,
Yerdir bize hep yerdiklerini,
Yâr et bize erdirdiklerini.
Sevdin Habîbini, kâinata sevdirdin:
Sevdin de hi’lat-i risaleti giydirdin:
Makâm-ı İbrahim’den
Makâm-ı Mahmûd’a erdirdin.
Server-i asfiyâ kıldın.
Muhammed Mustafâ kıldın.
Salât ü selâm, tahiyyât ü ikrâm,
Her türlü ihtirâm O’na,
O’nun âl ü ashâb u etbâına yâ Rab!
Zikrini kalbime mi’râc ettim,
Kitabını kendime minhâc ettim.
Ben yoktum vâr ettin,
Varlığından haberdâr ettin,
Aşkınla gönlümü bîkarâr ettin.
İnayetine sığındım, kapına geldim,
Hidayetine sığındım, lütfuna geldim,
Kulluk edemedim, affına geldim.
Şaşırtma beni, doğruyu söylet,
Neş’eni duyur, hakikati öğret.
Sen duyurmazsan ben duyamam,
Sen söyletmezsen ben söyleyemem,
Sen sevdirmezsen ben sevdiremem.
Sevdir bize hep sevdiklerini,
Yerdir bize hep yerdiklerini,
Yâr et bize erdirdiklerini.
Sevdin Habîbini, kâinata sevdirdin:
Sevdin de hi’lat-i risaleti giydirdin:
Makâm-ı İbrahim’den
Makâm-ı Mahmûd’a erdirdin.
Server-i asfiyâ kıldın.
Muhammed Mustafâ kıldın.
Salât ü selâm, tahiyyât ü ikrâm,
Her türlü ihtirâm O’na,
O’nun âl ü ashâb u etbâına yâ Rab!
Elmalılı Hamdi Yazır