Kanaatimce, Hizmet Hareketi, İslam kaynaklı, yani kökü İslamiyet’e dayanan ve aynı zamanda İslamiyet’in temel
değerleri manevî hedef ve kaideler şeklinde benimseyen ve bu değerleri ta’arruf dinamikleri, yani, birbirini —özellikle de, bir diğerini— tanıma dinamiği üzerinden, canlı bir sosyolojik ve antropolojik realiteye dönüştürmeyi hedefleyen bir harekettir.
Sayın Gülen’in düşünce ve dinî bakış açısının günümüz İslam dünyası adına taşıdığı önemden ne kadar bahsetsem yine de hakkını veremem.
Çünkü bu düşünce, Müslümanlara, çağdaş dünyanın bir parçası olan zorluklar ve modernite ile başa çıkabilmek için hakikatli ve meşru bir köke dayanan bir yöntem sunmaktadır.
Dolayısıyla, onun, İslamiyet’in özünü, çekirdeğini ve ruhunu temsil ettiğini söyleyebiliriz.
Hizmet Hareketi kibirli bir hareket de değil; İlahî olanın tek ve seçkin bir sesi olarak görmüyor kendini.
Sayın Gülen’in yazılarında ilgimi çeken, bende büyük bir saygı uyandıran nokta, onun, önemli bir değer olarak sevgi üzerinde durmasıdır.
İslamiyet’in özü itibarıyla içsel, sosyal ve uluslararası bağlamda huzur ve barışın vücut bulması olduğunun üzerinde duruyor ve de, bunu yaparken, bu öğretileri tek bir tarikatın tekeline bağlamıyor.
Böylelikle, İlahî olanı ve O’nun yarattığı her varlığı kucaklayan, Allah’ı metafizik bir Yaratıcı olarak kabul ederken O’nun yarattığı her bir varlığı da değerli ve sevmeye layık bulan bir tavır ve dinî yaklaşım oluşuyor.
Ama maalesef, bu şekilde bir söylemi, günümüz İslam dünyasında çok fazla duyamıyoruz. Hatta eksikliğini görüyoruz.
Kanaatimce, Sayın Gülen’in yazılarının, özellikle de Arapça konuşulan ülkelerde, yaygın olmaması gerçek bir kayıptır.
Gülen Hareketi, şu dünya üzerinde, belli bir ülkenin sınırlarını aşarak bizzat insanlarla konuşabilmeyi,
Diğer bir ifadeyle, anlattıklarını aynı zamanda yaşamayı ve insanlara bunun gerçekten mümkün olabileceğini, sınırların aşılabileceğini, insanlarla ilişkiler kurulabileceğini, insanların ortak bir evrensel ve insanî çağrı etrafında toplanılabileceğini göstermeyi başarmış az sayıdaki oluşumlardan birisidir.
Kendi gözlem ve çalışmalarıma dayanarak diyebilirim ki, Hizmet Hareketi, insanların gerçekten somut bir şekilde bir şeyler öğrenebileceği, sabit ve anlamlı olan ciddi diyalog ve söylemler geliştirme konusunda çok daha becerikli bir hale geldiğini, insanları harekete geçmeye, içlerinde var olan potansiyeli açığa çıkarmaya teşvik ederek göstermiştir.
PROF. DR. ABOU AL FADL
(* California University / ABD)