Mü’min olarak hepimiz; gayba, ahirete ve hesap gününün varlığına inanıyorsak “(Her) nefis yarın için ne hazırladığına baksın”(Haşr-18) ayetinin uyarısına ve Efendimiz’in (sas) “Hesaba çekilmeden önce, kendi nefsinizi hesaba çekiniz, en büyük teftiş için hazırlanınız. Çünkü dünyada nefsini hesaba çeken kişinin, kıyamet gününde hesabı hafif olur.” (Tirmizi) o nurlu beyanlarına kulak kabartıp, çizgimizi düzeltmemiz gerekir.
Öyle bir ifritten dönemi idrak ediyoruz ki, günahların sel olup aktığı, yalanın revaç bulduğu, mü’minin mü’mine hased ve kin beslediği çok ağır bir dönem. İşte zor bir imtihanda olduğumuzu bilerek başkasının hesabını değil, günahlarını değil evveliyetle kendimizi, hesaba çekip; ” ben nerede hata yaptım, milletimdeki bu karmaşanın müsebbibi benim yaptıklarım mı “diye nefsimizi sorgulamalıyız.
Hz. Musa (as) döneminde müthiş bir kıtlık yaşanır, günlerce yeryüzü rahmete hasret kalır. Dua dua yalvarır yağmur dilenir Allah’ın Peygamberi. Cenab-ı Hakk “ Ya Musa içinizde günahkarlar var ondan dolayı bu kıtlık” buyurur. Hz. Musa (as) “Ya Rabbi onlara bana bildir der”. Rabbimiz “ Ben Settar-ı Uyub’um onları bildirmem. Siz hepiniz günahkar olarak çıkıp hep beraber tevbe edip af dilenin” buyurur. Ve rahmet yağmur olup yağmaya başlar. Evet işin özü bizler başkalarını günahkar olarak ilan edip kendi benliğimizin altında ezilmekten kurtulup “acaba benden dolayı mı” demeli, hep beraber duaların külliyet kesbetmesi adına ellerimizi semalara kaldırıp nedamet hisleriyle avf dilenmeliyiz.
Allah (cc) imtihanlarla bizleri takva dairesine alıyor. Kazanma kuşağı açıyor, “ ala-yı illiyyin” yükseklerin en yüksek mertebesini bize gösteriyor. Aslında “ Herşeyin hakim ve maliki BEN’im, Yerde gökte Ben’den başka güç ve kuvvet sahibi yok, kalblerinizi korku ile sadece Bana yönlendirin emrini veriyor ve ihsan sırrıyla sadece ve sadece Bana yönelin” diyor.
İşin özü şımarık nefsin isteklerini bir kenara koyup, sebeblerin tesir-i hakikiden ellerini çektiği anlayışını benliğimize yerleştirip “Rabbim sadece Sen varsın, yalnız Sana ibadet eder, yalnız Senden yardım dileriz” diyerek duygu ,düşünce ve amellerimizi O’nun bizi her an görüyor idraki içinde hareket ederek dualarımızı artırmalıyız.
Allah (cc) o, Gönüllerin Sultanı aleyhissalâtu vesselâm Efendimiz hürmetine dualarımızı kabul buyursun. Amin!
tweet