Bir akşamüstü, vicdanımızın tolerans vadisinde rehavet seanslarındayken yakaladılar bizi. Tozpembe tüller germiştik pencerelerimize… Düne ve bugüne dair çöpleri istif etmiştik küflü bodrum katlarımızda Yarının ekşi kokulu “kehanetleri” zaten kitabımızda bile yoktu.. Mesaj kâğıdı sarılı olmayan ‘çok köşeli’ taşlar camlarımızı tuzla buz etti. Kafalarımız tavana değercesine zıpladık, Korkak değildik; ama açıkçası ürktük sesteki bu ani ‘desibel’ değişiminden… Sirenleri çalmaya da gerek …
Devamını Oku »Sızıntı Başyazıları: İlim
Günümüzde ilmî gelişmeler görülmedik bir hız ve seviyeye ulaştı ve çağımız âdeta bir sürprizler çağı haline geldi. Diyebiliriz ki; şu son çeyrek asırda , ilmin insanoğluna armağan ettiği yeni buluş ve keşifler, önceki devrelere ait bütün buluş ve keşiflerden daha fazla olmuştur. Gün geçmiyor ki mikro âlemden makro âleme kadar çok geniş bir sahada, bir sürü yeni yeni şeyler ortaya …
Devamını Oku »Sızıntı Başyazıları: Işık Süvarileri
Yıllar var ki milletimiz, bütün müesseseleriyle bir varoluş mücâdelesi içinde çırpınıp durmaktadır. Değişik çizgi ve değişik buudlarda cereyan eden bu mücâdelede, insanımıza gerçek diriliş vâ’deden çaplı hamleler olduğu gibi, onu özünden uzaklaştıran, miyoplaştıran ve başını döndürerek yoldan saptıran gayretler de eksik olmamıştır. Hemen her zaman bir yanda, ızdıraplı sînelerde, sonsuzdan gelen aydınlık ve esintilerle ortaya çıkan ve milleti ‘ba’sü ba’del-mevt’ …
Devamını Oku »Müslüman Demokrat – Hakan Yalman
Dinler birer inanç sistemi olmakla birlikte çoğunlukla bir varlık algısı ve bir yaşam biçimi oluştururlar. Bu nedenle ferdi hayatı ve sosyal hayatı derinden etkileyen yapılardır. Demokrasi de sosyal hayatın gelişimiyle birlikte artık bir yönetim şekli olmaktan çok, bir hayat tarzı olarak algılanmaya başlandı. Daha önce ifade ettiği; “araya temsili bir organ koymaksızın doğrudan halkın egemenliğine dayanan (doğrudan demokrasi) veya temsili …
Devamını Oku »Sızıntı Başyazıları: Utanma Ufku
Geçmişin şanlı ve ibret dolu sayfaları ve hâlin düşündürücü tabloları karşısında, kim bilir şimdiye kadar, içlerinde burkuntu, ruhlarında hüzün niceleri ağlayıp inledi. Niceleri; şanlı fakat gurûru rencide olmuş bir milletin; muhteşem, fakat hırpalanmış bir devletin; her tarafı “bağ-ı irem”ken, vîrânelere dönmüş bir ülkenin, yürekler acısı umumî manzarasıyla âh u efgân ederek iki büklüm olup gitti. Kaç defa insanımız, Eyyûb (as) …
Devamını Oku »Sızıntı Başyazıları:Nesillerin Maariften Bekledikleri
Tâlim ve terbiyeden ne anlamalıyız? Nesiller, nasıl ve ne suretle terbiye edilmelidir? Onlara, neleri, nasıl ve niçin okutmalıyız? Ve bu kutsi vazîfeyi kimler görecektir? Terbiye ile alâkalı mevzûları ele alırken, kendi kendimize soracağımız bu suâllere, inandırıcı cevaplar bulma mecburiyetindeyiz. Hedef ve gâyesi belirlenememiş bir talim ve terbiye sistemi, nesilleri şaşkına çevireceği gibi, nelerin nasıl öğretileceği ve terbiyede takip edilecek usûl …
Devamını Oku »Öğrenciye Burs Vermek Ashab-ı Suffa’ya Yardım Eden Sahabe Geleneğidir…
Hz. Ömer, “gençliği olmayan bir millet mahvolmuştur” derken çocukların ve gençlerin ülke için herşey olduğu gerçeğini dile getirmiştir. Evet, bir milleti yüceltmede en önemli faktör nedir diye sorduğumuzda ilk cevabın gençlik olduğunu söyleyebiliriz. Ama âhiret inancıyla dopdolu adalet duygusuyla mücehhez bir gençlik… Gençliğin elinden tutma, ona doğru yolu gösterme ve de eğri yolun encamından sakındırma adına milletimiz asırlar boyu çeşitli …
Devamını Oku »Sızıntı Başyazıları: Maarifin Va’dettikleri
Ülke saadetinin sağlam ve ümit verici olması, bugünkü nesillerin ciddiyetle ele alınmasına ve geleceğe göre kalb-kafa bütünlüğü içinde yetiştirilmesine bağlıdır. Günümüzün talihsiz gençleri, aile ihmâlkârlığının bağrında hayata gözlerini açtı ve kendini insafsız bir çevrenin, merhametsiz hâdiselerin, öldürücü fikir akımlarının ve felç edici neşriyatın kucağında buldu. Yarınları omuzlarında bayraklaştıracak olan bugünün dinamik güçleri, hâlihazırdaki durumun boğucu tesirinden kurtarılarak onlara kendi irâdeleri …
Devamını Oku »Sızıntı Başyazıları: Gök Kubbe
Bu güzel ülke; münbit vahaları, cennet gibi ovaları, latif iklimi, bereketli toprağı ve sînesinde sakladığı çeşit çeşit hazineleriyle, çalışkan bir toplumu, saadetlerin zirvesine ulaştırabilecekken, bu kadar zenginlikler içinde kahrolup giden insanımızın, talih zedeler gibi, sefaletin dişleri arasında kıvranıp durması ne ürpertici bir tablodur! Bu güzel ülke; münbit vahaları, cennet gibi ovaları, latif iklimi, bereketli toprağı ve sînesinde sakladığı çeşit çeşit …
Devamını Oku »Gönüllere Tûbâ-i Cennet Çekirdeği
Kötülüklere karşı iyilikte bulunmak ihsandır Bir taraf olabildiğine kabul edici, sinesini açıcı, herkesi bağrına basıcı olmalı. Diğer taraf dirense bile belli bir süre sonra sizin atmosferiniz içinde onlar da yumuşayacaktır. İnsanlara, kötülükle değil iyilikle mukabele edilmesi gerekir. Kötülüklere karşı iyilikle mukabelede bulunun. İyiliğe karşı iyilikle mukabelede bulunmak ihsan değildir. Kötülüklere karşı iyilikte bulunmak ihsandır. Adanmış insanların vazifesi, tûba-i cennet çekirdeğini …
Devamını Oku »