Bu dönemde Medine, genel olarak Müslümanlar, Yahudiler, münafıklar ve müşrikler arasında paylaşılmaktaydı. Acaba Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ve ashabının bu gruplara karşı davranışları ve onlarla beraber yaşamları nasıldı? Yahudiler Medineli Ensar’a Resulullah Efendimiz’in (sallallahu aleyhi ve sellem) gelişini müjdeleyen kişi bir yahudiydi. Ensar şöyle anlatıyor: Resulullah’ın (sallallahu aleyhi ve sellem) Mekke’den çıktığını duyunca Medine’ye gelişini dört gözle beklemeye koyulduk. …
Devamını Oku »Etiket Arşivi: Medine
Medineden Lozana – Taha Akyol
İslamcı kesimden bazı yazarlar, “çok hukuklu sistem” istiyorlar ve bunu da Peygamberimizin “Medine Sözleşmesi”ne dayandırıyorlar; Bugün de Türkiye’de dindarlar, laikler, aleviler, sünniler, hıristiyanlar, museviler, ayrı ayrı “hukuk toplulukları” haline getirilmeli ve “kendi hukuklarını” yaşamak üzere böyle bir sözleşme yapmalıdırlar! Medine Sözleşmesi’nden Lozan Antlaşmasına kadar hukuk nasıl bir değişim çizgisi izledi? Tanzimatçıların, Mecelle yazarı Ahmet Cevdet Paşa’nın, Abdülhamit’in, İttihatçıların çizgisi nedir? …
Devamını Oku »Peygamberimizin Huneyn Savaşı Sonrası Ensar’a Hitaben Yaptığı Konuşma
Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.s.), Huneyn savaşında elde edilen ganimeti Kureyşin de içinde bulunduğu Arap kabilelerine dağıtmıştı. Ganimetten kendilerine pay verilmeyen Ensar grubu bu durumdan rahatsız olmuş ve bu konuda Hz. Peygamberi töhmet altında bırakacak şekilde kendi aralarında dedikodu yapmaya başlamışlardı. İş Peygamberimizin kendi kabilesi olan Kureyş’i kayırdığını söyleyecek noktaya vardı. Bazı gençleri: “Kılıçlarımızdan hâlâ onların kanı damlamaktadır.” Dediler. Bazıları …
Devamını Oku »Necid Çöllerinden Medineye – M.Akif
Yâ Nebî, şu hâlime bak! Nasıl ki bağrı yanar, gün kızınca, sahranın; Benim de ruhumu yaktıkça yaktı hicranın! Harîm-i pâkine can atmak istedim durdum; Gerildi karşıma yıllarca ailem, yurdum. Tahammül et!” dediler… Hangi bir zamana kadar? Ne bitmez olsa tahammül, onun da bir sonu var! Gözümde tüttü bu andıkça yandığım toprak; Önümde durmadı artık, ne hânümân, ne ocak… Yıkıldı hepsi… …
Devamını Oku »