Gözün karası gece, fakat ışıklı gece, beyazı ise gündüz, fakat karanlık gündüz gibidir. Çünkü gözün karası olmazsa beyazı ile görülmez. İnsanda dimağ, gözün beyazına ve karanlık gündüze, kalb ise gözün karasına veya göz bebeğine ve ışıklı geceye benzetilebilir. Gündüz ve gece birlikte bir günü tamamlar; göz ile görebilmek için de gözün akının yanısıra karası da bulunmalıdır. Yoksa görmek mümkün değildir; …
Devamını Oku »Bütün Yazılar
Gönlümün Gülü – Fethullah Gülen
Sen’i seven her ruh uludur Yâ Resûlallah! Gözü gönlü onun doludur Yâ Resûlallah! Cemâlin pertevinden zerre şevk alan billâh, Kapının ayrılmaz kuludur Yâ Resûlallah! Bekler mi başka iltifat bezmine erenler, Gözleri her dem buğuludur Yâ Resûlallah! Yükselip her an şem’ine pervane dönenler, Ruhların onlar bir koludur Yâ Resûlallah! Uçuşur iklîminde altın kanatlı kuşlar, İklîmin kuşların yoludur Yâ Resûlallah! Varıp huzur-u …
Devamını Oku »“Sonsuz Nur” ile Sohbet-i Cânan
-Hâlis bir mü’min, her şeyden evvel, her şeyden sonra, her şeyin önünde, her şeyin arkasında mutlak Mahbub, mutlak Maksud, mutlak Mâbud olarak Allah’a dilbeste olur; O’nu diler ve her hâliyle O’nun kulu olduğunu haykırır; sonra da O’ndan ötürü, başta İnsanlığın İftihar Tablosu olmak üzere –ki O, Hakk’ın matmah-ı nazarı, memur-u sâdığı, Zât, sıfât ve isimlerinin yanıltmayan tercümanı, divan-ı nübüvvetin hâtemi, …
Devamını Oku »İslami Düşünce ve İnanç Üzerine – Ali Ünal
Risale-i Nur’da Külli Kaideler- 1 Risale-i Nurlardan Sözlerin, hattâ denebilir ki Risale-i Nurların ilk cümlesi olan bu söz, biri itikadî biri fıkhî şu iki önemli manâ ve/veya iki önemli kaideyi ihtiva etmektedir: Her hayırlı işe Bismillâhi’r-Rahmâni’r-Rahîm’le başlanmalıdır. Besmelesiz başlanan işler sonunda neticesiz kalmaya mahkûmdur. Bismillâh’taki Allah Lâfz-i Celâl’i Rahmân ve Rahîm’i de içine alır, fakat Hz. Allah’ın kâinatla ve hayatımızla …
Devamını Oku »Fuzûlî’nin Su Kasidesi
Hazret-i Fahr-ı Kâinât efendimiz [s.a.s], Asr-ı Saadet’ten bugüne kadar Müslüman şairlerce övülmüştür. Bu güzel adet yahut geleneğe “Na’t sanatı” denilir. Saadet asrı şairlerinden Hassan bin Sâbit ile Bânet Suâd yahut Kaside-i Bürde adıyla meşhur şiirin sahibi Kâab ibni Züheyr bizzat Allah Resûlü’nün [s.a.s] iltifatlarına mazhar olmuşlardır. İslâmî Türk edebiyatı da Peygamber sevgisi ile yanıp tutuşan gönüllerin aynası olmuştur. Fuzûlî’nin Su …
Devamını Oku »Farzet ki Öldün – el-Muhasibi
ÖLÜM Ölüm Sekeratı Düşün bir kere! Sen can çekişmektesin. Ölümün sıkıntısı, acısı, sarhoşluğu, gam ve ıstırabıyla boğuşmaktasın. Ölüm meleği ayağından itibaren ruhunu çekmeye başlamış. Bu çekişin acısını ayağının ta ucundan hissetmektesin. Sonra bu çekiş aralıksız devam eder. Can çekişme kızışır. Ruh aşağıdan yukarıya olmak üzere bütün bedeninden çekilir. Acı doruğa ulaşmıştır. Ölümün sıkıntıları bütün bedenine yayılmıştır. Kalbin, ürperti ve üzüntü …
Devamını Oku »ALLAHU EKBER’in Mertebeleri – Beşinci, Altıncı ve Yedinci Mertebe
Allah büyüktür. Zira O, her şeyi yaratan, her şeye gücü yeten, en güzel sureti veren ve her şeyi gören öyle bir Zât’tır ki, şu koca koca gökcisimleri ve inci-misal yıldızlar, O’nun ulûhiyetinin ve yüceliğinin pırıl pırıl delilleri, rubûbiyetinin ve izzetinin ışıl ışıl şahitleridir; O’nun rubûbiyet saltanatının ihtişamını gürül gürül haykırmakta ve O’na şehadet etmekte, hükümranlığının ve hikmetinin sınırsızlığını, kudretinin büyüklüğünün …
Devamını Oku »Hutbeden Kalblere Hitab – Tevhid 5 – Fethullah Gülen
MUHTEREM MÜSLÜMANLAR!.. İnsan, iman meselesinden çevre ile münasebetlerine kadar, peşin kanaatlardan muhkem kaziyyelere, kafasında kurduğu muhkem kaziyyelere bağlı olmaktan kurtulduktan sonra doğruyu elde eder, doğru yaşamayı elde eder, doğru olarak yaşama lutfuna mazhar olur. İmandan en küçük amele, amelin en küçük teferruatına kadar, kafasında bu kabil kaziyyeler varsa, çevresiyle münasebetinde bir kısım huzursuzluklar, dengesizlikler olduğu gibi, yıkmalar sürtüşmeler olduğu gibi, …
Devamını Oku »Uyku Bilmeyen Gözler
-Uyûn-u sâhire; lügat manası itibarıyla uyku bilmeyen ve her zaman uyanık kalan göz demektir. Dünden bugüne, sınır boylarında nöbet tutan neferlere ve hududları koruyup kollayan birliklere de “uyûn-u sâhire” denegelmiştir. -Dinî ve millî hislerle dopdolu olarak, vatana, millete, din ü diyânete zarar gelmemesi için bir saat nöbet tutan insan, bazen bir sene ibadet yapmış gibi sevap kazanır. -Rasûl-ü Ekrem Efendimiz …
Devamını Oku »Düşünce ve Aksiyon İnsanı (Bediüzzaman) – Fethullah Gülen
Ve hele imanı, düşüncesi ve baş döndüren aksiyonuyla küfür ve ilhad dünyasının bütün plânlarını altüst eden Bediüzzaman’ı hatırlamamak mümkün mü? Bugüne kadar onun için pek çok şey yazıldı ve söylendi. Şimdilerde dünya onu konuşuyor.. ve o hemen her dildeki eserleriyle çağın en çok okunan insanlarından biri. Bu açıdan da onun hakkında uzun konuşmaya gerek yok. İşte bu mülâhazayla burada, ona …
Devamını Oku »